Gazetecilik mesleği hem zor, hem de bir o kadar kolay!
Günümüzde eline kalem, omzuna fotoğraf makinası alıpta “Ben Gazeteciyim” diye ortaya çıkanlar oluyor.Yanına birkaç tane çaresiz ve hırslı siyasi, sosyal dinamikte bulunca ortalıklarda rahatça dolaşıyor. Hele ki, işini savsaklayan yönetici de varsa ve bu tür gazeteciyim diyenlerin eline düştüyse vay haline! Artık bu tip insanlar meslekte yer edinmiş! demektir.
Gazetesini 10 kişi okusa da, adı gazete’dir, yazan da gazetecidir. Bu iş Türkiye’de bu kadar kolay olup, her şey adalet’in terazinde düğümleniyor..
İnsan haklarının temelinide oluşturan “Adalet Duygusu” yaşatılmazsa insanlar kendi adaletini kendisi sağlama yönüne gider ki, bu da beraberinde bugüne kadar değer verdiğin ne varsa hepsini alt üst eder, kimliğini, kişiliğini, geleceğini…yok eder. Onun için doğumundan ölümüne kadar her insan da bu adalet duygusu olması ve yaşatılması gerekiyor. Tabi ki, Hukuk Devleti’nde bu kanunlarla, yasalarla kendini her zaman belli etmesi de gerekiyor.
Aksi halde eline kalemi alan, omzuna fotoğraf makinasını takan ben gazeteciyim ayağına yazar durur, heleki birilerinin silahşörlüğünü yapıyorsa “belden aşağıya vurma” diye gazeteciler arasında tabir edilen yazı ve haberler le yanlı ve yalan yazılar rahatlıkla yazabilir.
Bunların örneğiyle biz çok karşılaştık.
Bir gün gazete büromuzun kapısının altından bir zarf atılmış. Açtık zarfı baktık ki içerisinden 2 gazetecinin yatakta... uygunsuz-ahlaksız fotoğrafları var. İlk başta öyle bir kızdık ki, Şerefsize Bak hele! demek ten kendimizi alamadık. Çünkü birisi 1 hafta sonra evlenecekti!..
Daha sonra sakinleştik Bu nedir diye baktık araştırdık, Gerçek mi fotomontaj mı diye araştırdık. Baktık tı fotomontaj çıktı. Anladık ki, birisi bizi kullanarak, ahlaksız fotoğraflarda görünen gazetecilerden intikam almaya çalışıyordu. Biz bunu araştırmasak bilemezdik. Gördük, baktık, inceledik aslı astarı olmadığını anladık ve çöpe attık…
Bunlara benzer birçok olaylarla karşılaşıyoruz. Güvenilir olarak bilinen gazetecilerin önüne böyle haber, fotoğraf, hatta kamera görüntüleri bile geliyor. Kimisi satmak istiyor, kimisi birilerinden intikam almak için gazetecileri kullanmak istiyor.
Eğer ki, gazeteciyim diyen kişi, eline kalem alıp, omzuna fotoğraf makinası takıp boş boş gazeteciyim diyen birisiyse hemen bu provakasyonlara düşer ve kucağında kalır. Artık, ömür boyu çıkarabilirse çıkarsın. Temizleyebilirse temizlesin…
Bu ve buna benzer nedenlerden dolayı gazeteciler arasında “Belden aşağı vurmak” o kadar kolay ki, yeterki kötü niyetli ve kullanılmaya meyilli olsun.
Bir örnek daha veriyim. “ …. Ankara’nın …. İlçesinde kendi akrabası olan küçük yaşta bir kıza tecavüze yeltenen sapığı akrabaları dayak atarak hastane de komalık hale getirdi, Bu utancın kimse tarafından duyulmasını istemeyen aile olayı adliye ye yansıtmamış, Sapık akrabayı komalık ettikten sonra ikamet ettiği ilçeden defettiler. Sapık, ilçeden ayrılarak başka bir ilçe ye yerleşmek durumunda kaldı. “
Bu haberinde aslı astarı yok aslında ancak böyle bir haber yapsan, sarı çizmeli Mehmet ağa misali üzerine kim alırsa onda kaldığı gibi,ortaya atılan bir mesaj var.Olmayan birşeyi olmuş gibi göstererek, kimilerinde soru işaretleri oluşturması var!
Sadece bu değil, benzeriaklına gelebilecek her senaryo yu yaz! dur...Toplum da ne kadar kötü olarak bilinen hadise varsa iddia et! yaz gitsin. Adalet duygusu yoksa, ciddi bir sorun! var demektir.
Şimdi gel çık bu haberlerin içinden. Belden aşağı vuracaksan, malzeme çok, hedefi ancak alan bilir. Yoksa, burada bilinen, görünen, bir kişi, kimse, hedef yok. Onun için de yasal olarak yapılacak bir şey de yok.
Sadece, bulunduğu bölgenin adını çıkarıyor, hertürlü pisligin yaşandığı bir yerleşim alanı olduğunu işliyor!
O zaman gazetecilik mesleği o kadar önemli oluyor ki, adalet duygusu olmayan bir kişinin elinde kalem adeta bir kurşuna dönüşür., kurşundan daha beter olur, haysiyet celladı olur çıkar. Onun için belden vurma denilen konulara girildiğinde, hele ki gazeteciler arasında olursa mutlaka herkesin yazacak birçok haberi, söyleyecek çok lafı vardır.
Gazetecilik onurlu bir meslektir. Gazeteci kolay yetişmiyor. Birileri bir gazeteciyi yok etmeye çalışıyorsa, kesinlikle görünen neden yanında, siyasi olmayanbaşka bir neden de vardır.
Gazetecilik yapacak olanlara belli kriterler getirilmesi mutlaktır. Önüne gelen gazeteciyim diye piyasada gezememelidir.
Hem kamuoyu tarafından kabul edilmeyen, hem de gazeteciliğe yakışmayan bu tür davranışlardan kesinlikle kaçmak gerekiyor, böyle şeylerin gündeme gelmesini isteyenler ve getirenlerde her zaman aynı şekilde bedelini de ödemeye hazır olmalıdır. Bu hep böyle olmuştur.
|